RSS

ADÇ/ALC Semineri, 2 Mayıs 2008

29 Nisan 2008 Salı

2 Mayıs 2008 Cuma günü saat 16:40’da ADÇ 2008 Bahar döneminin dokuzuncu konuşması Hacettepe Üniversitesi'nden Aydoğan Yanılmaz tarafından gerçekleştirilecek. Konuşma Hacettepe Üniversitesi, Beytepe Kampüsündeki Edebiyat Fakültesi binasında bulunan B4 103 no’lu derslikte sunulacak. Some Remarks on Polarity Phenomena in Turkish başlığını taşıyan konuşmada ve diğer konuşmalarda görüşmek üzere.

2 Mayıs 2008, 16:40 H.Ü. Edebiyat Fakültesi (Giriş Kat), B4 103 no’lu derslik.

Since the seminal work of Klima (1964), research on Negative Polarity Items (NPIs) has basically revolved around the identification and characterization of the licensing conditions that assign grammaticality to the NPIs. Proposals for the licensing of NPIs have been made from two perspectives: whether their linguistic behavior is a syntactic or semantic in nature. Though within various theoretical backgrounds, Klima (1964); Laka (1990); Progovac (1993); Sohn (1995) all attribute the licensing conditions of NPIs to their syntactic properties. In semantically based approaches, the problem has been analyzed in terms of the downward entailment theory (Fauconnier 1975; Ladusaw 1980). Following the former line of thinking, studies on the analysis of Turkish NPIs have tended to unearth the syntactic behaviors of NPIs and their significance in the clausal structure (Zidani-Eroğlu 1997; Tosun 1998; Kelepir; 2001). However, the very lexical nature of Turkish polarity items has not been analyzed at all. In this talk, I will focus on the lexical nature of the Turkish NPIs, specifically on ‘kimse’ and its Free Choice readings.

References
Fauconnier, G. 1975. Polarity and the scale principle. Chicago Linguistics Society, 11, 188,199.
Ladusaw, W. A. 1980. Polarity Sensitivity as Inherent Scope Relations. Garland, New York.
Kelepir, Meltem. 2001. Topics in Turkish Syntax: Clausal Structure and Scope. Ph.D. Thesis, MIT.
Klima, E. 1969. The Structure of Language. In J. A. Katz & J. A. Fodor, eds. Negation in English.Englewood Cliffs, N.J: Prentice-Hall.
Sohn, Keun-Won. 1995. Negative Polarity Items, scope, and economy. PH.D. Thesis, UConn.
Tosun, G.A. 1998. The Split Infl hypothesis in Turkish. Unpublished MA Thesis, Boğaziçi University,İstanbul
Zidani-Eroğlu, L. 1997. Indefinite Noun Phrases in Turkish. Ph.D Thesis, University of Wisconsin-Madison.

ADÇ/ALC Semineri, 25 Nisan 2008

21 Nisan 2008 Pazartesi

25 Nisan 2008 Cuma günü saat 16:40’da ADÇ 2008 Bahar döneminin sekizinci konuşması Ankara Üniversitesi'nden Seda Gökmen tarafından gerçekleştirilecek. Konuşma Hacettepe Üniversitesi, Beytepe Kampüsündeki Edebiyat Fakültesi binasında bulunan B4 103 no’lu derslikte sunulacak. Uzamsal sözcükler başlığını taşıyan konuşmada ve diğer konuşmalarda görüşmek üzere.
25 Nisan 2008, 16:40 H.Ü. Edebiyat Fakültesi (Giriş Kat), B4 103 no’lu derslik.
Uzamsal Sözcükler
Seda Gökmen


Sözcük dizilerinin edinim sırasını belirleyen en önemli etken çocukların bilişsel gelişimleridir. Herhangi bir kavramın içeriğine ilişkin bilgiye sahip olmayan çocuk, kavramın anlamını da edinmemiştir. Bu değerlendirme, tüm kavram kümeleri için geçerli olmasının yanısıra, uzamsal sözcükleri de kapsamaktadır. Alanyazını uzamsal sözcüklerin ediniminin dillerin farklı yapısal özellikleri oluşundan bağımsız olarak, doğrudan bilişsel yetiyle ilgili olduğu yolundadır (Ingram, 1989). Bir başka deyişle, dilleri farklı olan çocuklar benzer gelişim çizgisini göstermektedir ve çocukların dilsel olmayan bilişsel yetileri dilsel edinçlerini de sınırlamaktadır. Bu bakışaçısı, Johnston ve Slobin 1979’da deneysel nitelikli bir çalışma ile irdelenmiştir ve aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır:
İçinde, üzerinde ve yanında gibi konumsal yakınlık anlatan sözcükler birincil düzlemde kullanılmaktadır. Ev gibi ön ve arka yüze sahip olan nesnelerle ilişkilendirmek için kullanılan arasında, arkasında ve önünde vb. ise ikincil düzlemdedir. Ön ve arka yüzü olmayan top vb. nesnelerle ilişkilendirilen uzamsal sözcükler ise gerek edinimde gerek kullanımda sonunculdur. Bu çalışmada Johnston ve Slobin 1979’daki uzamsal sözcüklerin sıradizinselliğinin Türkçenin ediniminde de geçerli olup olmadığı sorgulanacaktır. Bir başka deyişle, içinde, üzerinde, altında gibi anlamın belirginleşmesi için gönderim nesnesi gerektiren sözcüklerin, kullanımda öncelikli olduğu sayıltısından hareket edilmektedir.
Johnston 1979’da yer aldığı biçimiyle yukarıdaki kullanım sıradizinselliğine temel oluşturan dört temel kavram bulunmaktadır. Bunlar, yakınlık (proximity), nesne özelliği (object feature), dizililik (order) ve izdüşümsel ilişki (projective relation)dir. Bu kavramlardan ilki olan yakınlık, iki nesnenin birbiriyle olan uzamsal ilişkisiyken, nesne özelliği, uzamsal ilişki içinde olan iki nesnenin ön ve arka yüze sahip olmalarıyla ilgilidir. Dizililik ise, nesnelerin birbirleriyle belirli dizisel düzenleme içinde olmaları olarak tanımlanmaktadır. Tüm bu kavramlar içinde belki de en çok bilişsel yetkinlik gerektiren izdüşümsel ilişki ise, nesnelerin göreceli uzamsal ilişki içinde olmalarıdır (Ingram, 1989).
Bu çalışmada bilişsel süreçleri önceleyen yukarıdaki bakış açısı 3;0-4;0 yaş arasındaki Türkçeyi edinen çocuklar açısından doğal konuşma ortamlarına dayalı video kamera kayıtları bağlamında ele alınacaktır. Uzamsal sözcüklerin (önünde, arkasında, içinde, yanında vb.) edinim sürecindeki kullanımlarında nesnesel uzaklığın bu sözcüklerin kullanımı için bir aşamalanma sergileyip sergilemediği sorusundan hareket edilerek ilgili yaş dönemlerine ilişkin olmak üzere bu tür sözcüklerin kullanım sıradizinselliğine dönük bir betimleme yapılacaktır.

ADÇ/ALC Semineri, 18 Nisan 2008

15 Nisan 2008 Salı

18 Nisan 2008 Cuma günü saat 16:40’da ADÇ 2008 Bahar döneminin yedinci konuşması Başkent Üniversitesi'nden Nurettin Demir tarafından gerçekleştirilecek. Konuşma Hacettepe Üniversitesi, Beytepe Kampüsündeki Edebiyat Fakültesi binasında bulunan B4 103 no’lu derslikte sunulacak. Ağız dokümantasyonu niçin gereklidir? başlığını taşıyan konuşmada ve diğer konuşmalarda görüşmek üzere.


18 Nisan 2008, 16:40 H.Ü. Edebiyat Fakültesi (Giriş Kat), B4 103 no’lu derslik.


Ağız dokümantasyonu niçin gereklidir?

Nurettin Demir


En kısa tanımıyla bir dilin bölgesel iz taşıyan varyantları anlamındaki ağızlar, kendine özgü işlevleri yerine getirir. Bu nedenle standart varyanta yaklaşsalar da ağızların yok olması gibi bir durum söz konusu değildir. Ancak ağızlar, ulaşım ve iletişim imkânlarıyla bilişim teknolojisindeki gelişmeler, okullaşma, göçler, prestijli varyantların etkisi gibi nedenlere bağlı olarak tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar hızlı ve köklü bir biçimde değişmektedir. Bu nedenle mümkün olduğu kadar çok ağzın mümkün olduğu kadar çok malzemeyle, vakit kaybetmeden belgelenmesi büyük önem taşımaktadır.
Konuşmadan ağızları belgelemenin üç farklı nedeni üzerinde durulacaktır.
1. İnsanoğlu yüz yıllar içerisinde bazen acılarla kazanmış olduğu bilgi ve deneyimi gelecek kuşaklara öncelikle sözlü olarak aktarır. Bu gerçek, Türkçenin ağızlarını konuşanlar için de geçerlidir. Bir ağzın yok olmasıyla birlikte o ağızla üretilmiş bilgi de gelecek nesillere aktarılamamakta, yok olmaktadır. Bu bilgi birikiminin kayıt altına alınması için ağız dokümantasyonu büyük önem taşımaktadır.
2. Ağız dokümantasyonu eşzamanlı ve artzamanlı dil incelemeleri için de kaçınılmazdır. Ağız verileri, yazılı belgelerdeki dil durumunun daha iyi ayrıntılandırılmasına, yazılı belgelerin olmaması durumunda da bilinmeyen yönlerin aydınlatılmasına katkı sağlar. Standart dilde artık tamamlanmış bazı gelişmelerin geçtiği aşamalar, ağızlar yardımıyla yakından izlenebilir. Ayrıca ağızlar Türkçenin akrabalık ilişkileri, dil ilişkileri gibi hususların incelenmesinde de çok önemli veriler sunar.
3. Ağızlar yerel konuşma biçimleri olmakla birlikte; ders kitapları, hukuk metinleri, devlet yönetimi gibi belli alanlar dışında her yerde karşımıza çıkarlar ve kültür hayatında önemli bir yer tutarlar. Kültür hayatında oynadıkları rolün incelenmesi ve pekiştirilmesi açısından da ağızların dokümantasyonu büyük önem taşır.

ADÇ/ALC Semineri, 11 Nisan 2008

6 Nisan 2008 Pazar

11 Nisan 2008 Cuma günü saat 16:40’da ADÇ 2008 Bahar döneminin altıncı konuşması Mersin Üniversitesi'nden Yeşim Aksan tarafından gerçekleştirilecek. Konuşma Hacettepe Üniversitesi, Beytepe Kampüsündeki Edebiyat Fakültesi binasında bulunan B4 103 no’lu derslikte sunulacak. Derleme dayalı dil çalışmaları: Türkçeden bir örnek başlığını taşıyan konuşmada ve diğer konuşmalarda görüşmek üzere.

11 Nisan 2008, 16:40 H.Ü. Edebiyat Fakültesi (Giriş Kat), B4 103 no’lu derslik.

Derleme Dayalı Dil Çalışmaları: Türkçeden Bir Örnek
Yeşim Aksan


Yazılı ya da sözlü, farklı türlerden örneklem içeren, çok sayıda doğal dil verisine kısa
sürede ulaşmayı sağlayan derlemler, son yıllarda dil incelemeleri için vazgeçilmez bir
araç olmuştur. British National Corpus (BNC), Cambridge Learner Corpus, Helsinki
Corpus, Michigan Corpus of Academic Spoken English vb. gibi derlemler kullanılarak
yapılan araştırmalar sözcükbilim, anlambilim, edimbilim, söylem çözümlemesi,
toplumdilbilim, dil eğitimi, tarihsel dilbilim gibi alanlarda incelenen dilin temel
betimlemelerinin yapılmasını, dilin kullanımına ilişkin temel bulgulara ulaşılmasını ve
uygulamaya dönük ürün verilmesini sağlamıştır (Biber, Conrad ve Reppen 1998;
McEnery, Xino ve Tono 2006).
Bu konuşmada önce derlem tasarımı üzerinde durulacaktır. Dengeli ve temsil gücü
yüksek bir derlem oluşturmanın ilkeleri, bu ilkeler doğrultusunda hazırlanmış BNC
örneği üzerinden gösterilecek; ardından ODTÜ Türkçe Derlemi kullanılarak yakın
anlamlı sözcükler üzerinde yapılmakta olan bir çalışmanın önbulguları sunulacak; bu
derlemin yapısal düzenlemesi, sunduğu arama sonuçları BNC ile karşılaştırılarak
sorgulanacaktır.


Kaynakça
Biber, D., Conrad, S. Ve Reppen, R. 1998. Corpus Linguistics: Investigating Language
Structure and Use. Cambridge University Press.
McEnery, T., Xino, R. ve Tono, Y. 2006. Corpus-Based Language Studies. Routledge.